Beschreibung

On dokuzuncu yüzyılın sonuna gelindiðinde, bütün Latin Amerika ülkeleri baðımsızlık savaþlarından zaferle çıkmıþ; sömürgeci yönetimlerin alaþaðı edilmesinin yarattıðı iktidar boþluðunu kendi diktatörlüklerini yaratan yerel elitler doldurmuþtu. Bu yeni yöneticiler ve yakın çevreleri refah içinde yaþarken, halklar İspanya ve Portekiz yönetimleri altında yaþadıkları yoksul hayattan kurtulamamıþtı. Zamanla Amerikan Yerlilerinin yeni gelen Portekiz ve İspanyol kökenlilerle kaynaþmasıyla giderek büyüyen bir mestizo sınıfı oluþtu ve Amerika kıtasındaki hiyerarþiler içinde yerini aldı. Göç, Latin Amerika'da hayatı ve edebiyatı büyük ölçüde etkileyen önemli bir unsurdu. Avrupa'dan, özellikle de İspanya ve İtalya'dan gelen göç dalgası, Arjantin ve Uruguay'ın nüfusunu artırırken bu ülkelerin kültürlerini yeni âdetler ve fikirlerle tanıþtırdı.

Uzun bir süre sömürgecilerle yakın iliþki içinde olduklarından Avrupa edebiyatının etkisi altındaki Latin Amerikalı yazarlar, kuzey Amerikalı yazarlardan ve kuzeydeki geliþmelerden de; Baðımsızlık Bildirisi ve Amerikan Devrimi'nden, ABD'de filizlenen demokrasiden de etkilenmiþlerdi. Ancak Latin Amerika edebiyatının kendi sesine kavuþması; yazarların toplumsal meselelere, ulusal kimlik temalarına yönelmeleri; halklarının maruz kaldıkları eþitliksizlik ve adaletsizlik karþısında seslerini yükseltmeleri yirminci yüzyıl baþını buldu.

dönümünde, yeni uluslar inþa etme projeleri ivme kazanırken, Avrupa edebiyat geleneðine baðlı eski yaklaþımlar da yerini yeni estetik anlayıþlarına ve sanatsal anlatım biçimlerine bırakmaya baþladı. Bu dönemde modernismo akımı bütün Latin Amerika'yı kasıp kavurmuþtu. Nikaragualı þair Rubén Dario bu akımın lideriydi; 1888'de yayımlanan Azul (Mavi) adlı yapıtı modernismo'nun baþlangıcı ve Latin Amerika edebiyatında bir dönüm noktası olarak kabul edilir. Natüralist ve romantik gelenekler yavaþ yavaþ yerini sanatın sanat için olduðunu savunan, Parnasizmin ve simgeciliðin esinlediði deneysel üsluplarda egzotik konular üzerine yazan modernistlere bıraktı.

Elinizdeki derleme, ülkelerinin edebiyatlarında derin izler bırakmıþ yazarların, 1880-1930 yılları arasındaki dönemden seçilmiþ öykülerinden oluþuyor. Büyük dönüþümlerin, savaþların arifesinde Latin Amerika'da hayata sinen 'tekinsizlik' ortak temaları olsa da, bu öyküler özgünlüðü ve ihtiþamıyla dünyayı þaþırtıp büyüleyen Latin Amerika deneyimini bir kaleydoskop gibi farklı veçheleriyle yansıtıyor.