Beschreibung

"Tarih metodolojisi üstünde durmak, ondan söz etmek, sadece tarih araþtırmalarını kendine meslek edinmiþ kiþilere özgü bir uðraþ olarak görülmemeli.
Yalnız tarih yazanların deðil, aynı zamanda tarih okuyucularının da tarih metodolojisini bilmeleri gerekiyor. Okudukları tarihi yerli yerine oturtabilmek için metodoloji, tarih okuyucusuna bilimsel olanı bilimsel olmayandan ayırabilmesi ve bilimsel bir tarih önermesinin anlamını doðru olarak kavrayabilmesi için gerekli.
Bu gereklilik tarihin çoðu kez bilim dıþı kullanıþlarının ön plana geçmesinden doðuyor. Tarihin tarihine baktıðımızda önce bir yönetici sınıf kültürü olarak ele alındıðını daha sonra ulusçuluk ideolojisinin temel araçlarından biri haline geldiðini ve sonunda bir bilim niteliðini kazandıðını görüyoruz. Tarihteki bu iþlev deðiþikliði her zaman saf olarak ortaya çıkmıyor. Pek çok halde bir tarih yazısında bu iþlevlerin birbirine karıþtıðı görülüyor.
Bir tarihçi geçmiþteki alıþkanlıklarından kolayca sıyrılamıyor. Bilim olarak tarihin geçmiþteki iþlevlerinden arındırılması uzun ve kararlı bir ayıklama sürecini gerektiriyor."