Beschreibung

Bir adam. Artık yok... Yayınlandıðı günden bu yana büyülü gerçekçiliðin ve modern Avrupa edebiyatının gizli baþyapıtlarından biri olarak kabul edilen Ekim: Uzun Pazar, benliðini adım adım yitiren bir adamın öyküsüdür. Kayıp giden yaþantısını kayıtsız, dingin bir su gibi izlerken istediði tek þey, zamanın ve kaderin girdabında boðulmamaktır. Artık hareket etmeyi de bırakarak bir çeþit uyuþukluða, belki de Antik Yunan filozoflarının mutluluk diye adlandırdıðı o edebi istirahate kavuþmayı bekler ve bu gündüz düþlerinin ortasında karþısındakiler ondan kim olmasını isterse ona dönüþerek, yaþamaktan ziyade baþkaları tarafından yaþanıp yaþanmadıðını sorgular durur. Cortázar'ın Okurken boðulacak gibi oldum, nefes almaya çabalarken, geçmiþi gözlerinin önünden geçen, geleceðiyse un ufak olup küle ve sessizliðe bürünen, neredeyse ölmek üzere olan birinin yaþayacaðı nostalji hissinin altında ezildim. Bu his saatlerce beni tutsak etti ve kral kanı taþıyan bir yazar keþfettiðim düþüncesiyle dehþete kapılarak dondum kaldım, satırlarıyla selamladıðı Guy Vaes'ten, Ulysses'in, varlıðını ardında en ufak iz bırakmamacasına ortadan kaldıran o hummalı, içsel yolculuðuna atıfta bulunan ödüllü bir mücevher... Ekim düþüþ demektir. Baudelaire'in de korktuðu soðuk karanlıklara dalıþın habercisidir. Benim gibi iflah olmaz bir tedirgine varlıðın sarsılmasını, benliðin marazi bir þekilde çözülüp daðılmasını çaðrıþtırır.