Beschreibung

Günümüzde insanlarla iliþkilerde baþarılı olmanın önkoþulu her türlü insanla geçinebilme becerisine sahip olmaktır. Fakat öyle insanlar vardır ki onlarla bir çok kiþi anlaþamaz. Geçinilmesi zor insanlar olarak nitelenen bu insanlar çevrelerindeki insanların çoðu ile geçinemezler; herkes de çoðu zaman bu insanlardan uzak durmaya çalıþır. Fakat bu kimi zaman mümkün deðildir. Evde, iþ yerinde, çarþıda, pazarda, sokakta, kısaca yaþamın sürdüðü her yerde geçinilmesi zor insanlarla karþılaþmak mümkündür. Bazı durumlarda bu insanlarla iliþkiyi sürdürme zorunluluðu vardır ve o insanlarla geçinmenin yolunu bulmaktan baþka çare yoktur. Böyle durumlarda iliþkilerin mümkün olduðunca daha az çatıþma yaþanacak þekilde sürdürülebilmesi için kiþinin hem kendini hem karþısındaki insanı tanıması ve kiþilik özelliklerine göre nasıl davranması gerektiðini bilmesi gerekmektedir. Her an bir anlaþmazlık ya da çatıþma yaþanma olasılıðı nedeniyle geçinilmesi zor insanlarla iliþkilerde ise iliþkinin yönlendirilmesi ve yönetilmesi gerekmektedir.

Bu kitap insanlarla iliþkilerini geliþtirmek ve geçinilmesi zor insanlarla geçinme becerisi kazanmak isteyenlere seslenmektedir.


Aþaðıda kitaptan bazı alıntılar verilmiþtir
============================

HERKESLE İYİ GEÇİNMEK MÜMKÜN MÜDÜR Þ

İnsanlarla iyi geçinmek isteyen bir kiþi öncelikle kendisine herkesle iyi geçinmek mümkün müdür? sorusunu sormalıdır. Bu soruyla birlikte akla gelen diðer bir soru da insanın herkesle iyi geçinmek zorunda olup olmadıðı sorusudur.
Bu sorulara yanıt ararken öncelikle iyi geçinmenin ne anlama geldiði belirlenmelidir. İyi geçinme bir uçta dost olma, iyi arkadaþ olma, diðer uçta ise iþ (ya da baþka bir zorunluluk) gereði (birbiriyle dost ya da iyi arkadaþ olmadan) bir arada uyumlu çalıþma anlamında kullanılabilir. İyi geçinme en yalın olarak zaman zaman çatıþma yaþansa bile her iki tarafın da birbirinin varlıðını birbirini deðiþtirmeye çalıþmadan kabul ederek bir arada olabilme þeklinde tanımlanabilir. Kuþkusuz herkesle iki dost ya da arkadaþ gibi geçinmeyi beklemek gerçekleþmesi mümkün olmayan bir hayaldir. Fakat iyi geçinme becerileri kazanıldıðında yalın tanımda belirtildiði þekilde iyi geçinmek mümkündür. Bunun için gerekli önkoþul en azından taraflardan birisinin iyi geçinme becerilerine sahip olması ve iyi geçinmek için çaba harcamasıdır.
Yalnız burada vurgulanması gereken nokta iyi geçinmenin insanın kendi görüþlerinden, istek ve gereksinimlerinden tümüyle vazgeçmesi ve karþıdakinin her istediðini yerine getirmesi anlamına gelmediðidir. Yalnız karþı tarafın istek ve gereksinimlerine göre davranmak iyi geçinmek deðil, teslim olmaktır.

Çok bilinen masallardan birisinde tilki ile leylek arkadaþ olurlar. İlk olarak tilki leyleði evine yemeðe davet eder. Daveti büyük bir sevinçle kabul eden leylek, davet günü büyük bir hayal kırıklıðına uðrar. Tilki sofraya düz bir tabak koyduðu için, leylek tabaðına konan yemeði yiyemez. Bunu en baþtan düþünen kurnaz tilki, planladıðı gibi bütün yemeði tek baþına yer. Leylek ise aç kaldıðını hiç belli etmeden yemeðe davet ettiði için tilkiye teþekkür eder ve o da tilkiyi yemeðe davet eder. Bu kez aç kalma sırası tilkidedir. Leyleðin yemeklerini koyduðu kap leyleðin gagasına göredir; aðzı dar ve derin. Aç kalma sırası tilkidedir. Tilki de ne kadar uðraþırsa uðraþsın böyle bir kaptan hiç yemek yiyemez. Hem kendi evinde, hem leyleðin evinde tüm yiyecekleri yemeyi planlayan tilkinin planları suya düþer. Leyleðin kurnazlıðını anladıðını gören tilki, leylekten özür diler.

Masallar kuþkusuz çok deðiþik biçimde yorumlanabilir. İnsanlarla geçinmek açısından bakınca Tilki ile Leylek masalının iletisi basit ve açıktır: birileriyle iyi geçinmek istiyorsanız, onun fiziksel, sosyal ve psikolojik özelliklerini dikkate almalısınız.
İnsanlarla geçinmek isteyen kiþinin öncelikle geçinmek istemeli ve geçinmeye gönlü olmalıdır. Baþkaları ile iyi geçinmek isteyen insan her þeyin yalnız kendi istediði biçimde gerçekleþmesini beklememeli, en az kendisi kadar geçinmek istediði insanı da dikkate almalı; onun kiþilik yapısını, sosyal özelliklerini, beklentilerini sezebilmeli ve bunlara uygun tutum ve davranıþ gösterebilmelidir.

Çok bilinen baþka bir masalda ise iki keçi bir köprüde karþılaþırlar.Köprü keçilerin yan yana geçemeyeceði kadar dardır. Her ikisi de öncelikle kendisinin geçmesi gerektiðini düþünür. birbirine yol vermezler. İki keçi inatlaþarak köprünün ortasında toslaþmaya baþlarlar. Fakat ikisi de kaybeder. Her ikisi de suya düþer ve boðulurlar.

İki İnatçı Keçi masalının da iletisi çok açık ve basittir. Yüzeysel olarak bakıldıðında herkesin bunun farkında olacaðı ve benzer biçimde davranmayacaðı düþünülebilir. Fakat günlük yaþamda benzer biçimde inatlaþtıkları için iki tarafın da kaybettiði çatıþmalar düþünüldüðünden çok daha fazla yaþanmaktadır. İnatlaþmanın aþılabilmesi ve inatçı iki kiþinin birbiri ile iyi geçinebilmesi için insanların inatlaþtıðının farkında olması, gerektiðinde inatlaþmayı bırakabilmesi, karþı tarafın inadını arttıracak þekilde davranmaması, inatlaþmadan kaynaklanan duygularla baþ edebilmesi, iki tarafta da kaybettiði duygusu yaratmadan uzlaþma yolunun bulunması gerekmektedir.
Herkesle iyi geçinmek mümkün müdür? sorusuna dönecek olursak dost ya da iyi bir arkadaþ olarak geçinmeyi hedeflemiyorsanız bu sorunun yanıtı evettir. Çevrenize baktıðınızda herkesle geçinebilen insanlar olduðunu görürsünüz. Onların sahip oldukları iyi geçinme becerilerini herkes kazanılabilir. Fakat bunun bugünden yarına kazanılamayacaðı uzun süren uðraþ ve çaba gerektirdiði unutulmamalıdır. Bu konuda ilk adım öncelikle istekli olmak ve bu isteðini uygulamaya geçirmektir.

GENEL ÖNERİLER
Geçinilmesi zor insanlarla iliþkide her zaman çeþitli zorlukların ve çatıþmaların yaþanacaðı en baþtan kabul edilmeli ve iliþkiyi sürdürmenin yolları bulunmaya çalıþılmalıdır. Geçinilmesi zor insanların tümü için geçerli önerilerde bulunmak mümkün olmamakla birlikte, kitabın bu bölümünde geçinilmesi zor insanların tümüne yönelik öneriler ele alınacak, daha sonraki bölümlerinde ise...