Beschreibung

Gayesine ulaþabilen gerçek ve tam irade, fertten baþlayan, aile ile devleti yani otoriteyi isteyen, millet ve insanlık basamaklarından da geçerek Allaha ulaþtıran iradedir. Biz damarlarımızdan sızan iradeyi, kendi eserimiz zannetmekle yanılıyoruz. Hakikatte irade birdir. O, istek halinde âleme yaygın kudretin bizdeki adıdır. Aslında kendi kendini isteme halindeki varlıðın adı olan bu evrensel iradeye biz sadece iþtirak halinde yaþıyoruz. İslâm dünyasının küllî irade, cüzî irade ayırımı sunîdir. Benliðimizde barınan iradeyi âlemin iradesinden, daha þahsî ve tam adı ile Allahın iradesinden ayırıp onunkine denk bir kudret gibi düþünmek, zavallı insanlıðımızın aczinden fıþkıran bir kibirden baþka bir þey deðildir. Hakikatte çarpıþan kudretler yok; insanın sefâletleri ile ölçülemeyecek kadar büyük, âleme yaygın bir irade ile bizim ona iþtirak eden ruh yapımız vardır. Bu iþtirakin anlaþıldıðı yerde insan þuur kazanıyor, yolumuz aydınlanıyor. Kurtuluþ yolu diye, insan olan varlıðımızı, sefaletleri ile birlikte mutlak samimiyet olan ilâhî iradeye ulaþtırıp onunla birleþtiren hareketler sistemine diyoruz.