Beschreibung

İktisadın yakın komþusu olan sosyal ve beþeri bilimler (siyaset bilimi, hukuk, sosyoloji, psikoloji vs.) ile yakın iletiþim ve etkileþimi çok verimli birçok yeni araþtırma programının doðmasına fırsat vermiþtir. Hukuk ve iktisat, kurumsal iktisat, kamu tercihi, anayasal iktisat, davranıþsal iktisat bunlar arasında sayılabilir. Ancak iktisat öylesine emperyal bir bilim dalıdır ki, sosyal bilimlerin tüm alanlarına yayılmakla kalmamıþ, geniþlemeci eðilimini doða bilimlerinin birçok alanına kadar sürdürmüþtür. İktisadın öncü isimlerinin bir kısmı bundan memnun, diðer bir kısmı ise bu iktisat emperyalizminden hoþnut deðildir. Alfred Marshall iktisatçının Mekke'si biyolojidir derken, diðer tarafta aþırı matematiksel formalizme karþı çıkarak matematiði yak-at der. İktisatta formalizm akımının en güçlü savunucularının baþında gelen Paul Samuelson ise Marshall'ın aksine matematiksel iktisadı tahta çıkarırken biyoloji ve fizik gibi alanlara iktisatçıların dâhil olmasını eleþtirir. Samuelson, pür iktisat teorisi her açıdan matematiksel fiziðe benzeyen bir bilimdir diyen Léon Walras'a karþı fiziðin kavramları ile ekonominin kavramları arasında zoraki paralellikler kurmaya çalıþan bir iktisatçı veya emekli bir mühendise sahip olmaktan daha acıklı bir þey yoktur diyerek mekanik iktisatçıları alaya alır. Bazı ciddi itiraz ve tartıþmalara raðmen bugün biyolojik iktisat, evrimsel iktisat, deneysel iktisat, mekanik iktisat, ekonofizik, biyofizik iktisadı, kompleksite iktisadı, kompütasyonel iktisat, termo-iktisat, moleküler genetik iktisadı, geno-iktisat, nöro-iktisat ve daha birçok araþtırma alanı doða bilimleri ile iktisadın karþılıklı iliþki ve etkileþiminden doðan yeni araþtırma programları olarak geliþimlerini sürdürmektedirler. Acaba adeta matematiksel formalizmin esareti altında yaþayan iktisadın sosyal ve beþeri bilimlerin ötesine geçerek doða bilimlerinin sınırlarına girmesi ne ölçüde doðrudur, ne yarar saðlar, neye hizmet eder?