Beschreibung

Düþünmenin insanın en önemli ihtiyacı olduðu bir dünyada yaþıyoruz. Çünkü dünyayı ve hayatı anlamlandırmamızı, bilimi, hayatımızı kolaylaþtıran teknolojik ürünleri, yapıp ettiklerimizin bir ürünü olan sanatı ve inançlarımızı rasyonelleþtirmeyi, düþünmeye borçluyuz. Düþünmek, sadece kavramlar üzerinde olmaz. Somut varlıklar, sanat eserleri, inandıðımız varlıklar üzerinde de düþünürüz. Nitekim düþünce tarihinde de durum böyle olmuþtur. Ancak düþünce tarihi veya felsefe tarihi deyince çoðunlukla Batı dünyası akla gelmektedir. Oysaki bizim de bir düþünce tarihimiz vardır. Üstelik bu düþünce mirasımızın içerisinde sanattan dine, felsefeden bilime kadar her alanda ortaya konulmuþ düþünce ürünlerimiz vardır. Bu bakımdan kitabımızda filozof unvanına sahip olan Türk düþünürlerine, dini düþüncede söz sahibi olmuþ Türk düþünürlerine, bilim tarihine mal olmuþ Türk bilim adamlarına ve sanat alanında kendini kanıtlamıþ bulunan sanatkârlara yer verdik. Takdir edilir ki konu bu boyutta ele alındıðında bu niteliklere sahip olup da anlatılması gereken þahsiyetlerimizin sayısı oldukça kabarık olacaktır. Bu bakımdan kitapta bilinenlerin yanında bilinmeyen bazı þahsiyetlerimize de yer vermek suretiyle bir terkip oluþturmaya çalıþtık. Þüphesiz kitaba alınması gereken daha çok sayıda filozof, bilim adamı, mütefekkir, mutasavvıf, sanatkâr bulunmaktadır. Türk Düþünce Tarihi'ni biri İslam öncesi ve diðeri de İslamiyet sonrası olmak üzere genel anlamda iki kısma ayırıyoruz. İslam öncesi döneme ait düþünce ürünlerini destanlar ve Orhun Yazıtlarında buluyoruz. Bu bakımdan ilk iki baþlıkta İslam öncesi düþünce tarihimizi, sonrasında ise İslamiyet'in kabulünden sonraki düþünce tarihimizi, konu ayırımı yapmaksızın kronolojik sırayla anlatmayı tercih ettik. Kitabın, geçmiþimizi öðrenmek ve geleceðe güvenle bakabilmek bakımından okuyuculara faydalı olması, dileðimizdir.