Alfa Basım Yayım Dağıtım
Demokrat Parti'den 12 Eylül'e

Verlag: Alfa Basım Yayım Dağıtım

Autor: Bülent Ruscuklu

Format: Taschenbuch

einmalig: 21.99 € 19,99 €*
Artikel nicht mehr lieferbar!

Beschreibung

Uzun yıllar MİT'te görev yaptıktan sonra emekli olan Bülent Ruscuklu'nun ÇIKMADAN OLAY YARATAN yeni kitabı

ESKİ Mit Mensubu Bülent Ruscuklu'dan Gündeme Bomba Gibi Düþecek Kitap!
Eski Mit Mensubu Bülent Ruscuklu yakın tarihimize ıþık tutan kitabı Demokrat Parti'den 12 Eylül'e kitabı Alfa Yayınları'ndan çıktı.
Darbe kararı nasıl alındı, nasıl uygulamaya kondu? 11 Temmuz olarak belirlenen harekât tarihi neden ertelendi? Mit'in darbelerden haberi var mıydı? Darbe Amerika'nın talimatıyla mı yapıldı? 12 Eylül'deki terör ve anarþi 13 Eylül'de nasıl bıçak gibi kesildi? Tüm bu soruların yanıtının verildiði kitaptan çarpıcı bazı bölümler…
Siyasi Otorite Olayları Durduracak Basireti Gösteremedi…
12 Mart Muhtırası öncesinde olduðu gibi, 12 Eylül öncesinde de, Türkiye'de, öðrenci olayları iyice tırmanmıþtı. Okullar iþgal ediliyor, öðrenciler öldürülüyor, bankalar soyuluyordu. Ülke iç kargaþaya doðru doludizgin sürükleniyordu. Siyasi otorite, ülkenin uçuruma gidiþini durduracak basireti göstermekten çok uzaktı. Siyasi partiler, ülkenin huzurunu saðlamaktan çok kendi iktidarları, çıkarları için mücadele ediyordu.
MİT 12 Eylül darbesinin yapılacaðını biliyor muydu?
28 yıldır tartıþılan bu sır aydınlanıyor. Ruscuklu'nun kitabında ilk kez ortaya çıkan olaya göre, 12 Eylül darbesini ilk öðrenen kiþi bir sivildi. Hem de bugün Türkiye'nin yakından tanıdıðı önemli bir ismin babası. Anayasa Mahkemesi Baþkanvekili Osman Paksüt'ün babası Emin Paksüt darbeyi bizzat Kenan Evren'den öðrenen kiþiydi.
Ecevit Partisine hakim deðil miydi?
Kahramanmaraþ'ta olaylar sürerken 26 Aralık 1978 günü sabaha karþın toplanan Bakanlar Kurulu, saat 07.00'den itibaren 13 ilde sıkıyönetim ilan etmiþti.
'Sıkıyönetim kapsamına Diyarbakır niçin alınmadı?' diye sordu Jandarma Genel Komutanı, Genelkurmay Baþkanına.
'Aldıramadım! Olaylardan bir gün sonra, 24 Aralık gecesi Baþbakan Ecevit çaðırdı. Hariciye Köþkü'ndeymiþ, gittim. ‘Paþam, dedi. Bazı illerde sıkıyönetim kararı alacaðız, ne diyorsunuz?'
Saydı illeri. Baktım Diyarbakır yok. En çok kaynayan yer orası. Orayı neden almadınız dedim.
Zor cevap verdi. İçine iþlemiþ.
‘Partinin içinde 70 küsur aþırı muhalif var. Bunu bile grup kararı ile çıkartabildim. Diyarbakır'ı da sıkıyönetim kapsamına alaydım çıkartamazdım. Oy vermezlerdi,'[1] dedi.
Israr etmenin anlamı yoktu, İyi niyetliydi fakat…'
**[1] 'Ecevit onun için 12 Eylül'den sonra CHP içinde olmadı. Yeni parti kurdu.' (Kenan Evren – 24 Kasım 2007 - görüþmesi)
Genelkurmay Baþkanı kendisine iletilen çalıþma raporuna nasıl tepki verdi?
Genelkurmay İkinci Baþkanı ince bir dosyayı masanın üzerine bıraktıktan sonra koltuða oturdu.
'Komutanım, bu iki kiþilik ‘Çalıþma Grubunun' bir buçuk ayda hazırladıðı ilk rapor. Çalıþma devam ediyor. Þimdilik bir sorunla da karþılaþılmadı.'
Genelkurmay Baþkanı raporu okuyunca yüzünü buruþturdu. Yazılanları içine pek sindirememiþti.
'…memleket iç harbe sürükleniyor…
…mevcut düzenle, anarþi ve bölücülüðün önlenmesi mümkün görülmemektedir. Eðer ülkenin parçalanmasının önlenmesi isteniyorsa, Meclisin feshedilmesi ve yönetime el konulması, bir Kurucu Meclis kurulması, geç kalınırsa Silahlı Kuvvetlerin de bir iç savaþ içine sürüklenme tehlikesiyle karþı karþıya kalabileceði…'
Genelkurmay Baþkanı Evren sadece, 'Çalıþma devam etsin,' dedi.
Orgeneral Saltık odadan çıkınca raporu odadaki kasasına sakladı.
**Ekim ayı içersinde 102 kiþi ölmüþ, 452 vatandaþ da yaralanmıþtı.
Demirel: Sıkıyönetim devletin son çaresidir…
Yeni Baþbakan Demirel, 04 Aralık 1979 günü, Anayasa'ya ve yasalara aykırı dediði ‘Sıkıyönetim Eþgüdüm (Koordinasyon) toplantısına baþkanlık yapmıþ ve kısa bir açılıþ konuþması yapmıþtı.
Sıkıyönetim'de görev yapanlar hakkında her zaman söylenen övücü bazı þeyler söyledikten sonra, ülkenin içinde bulunduðu durumu açıkça ortaya koymuþtu.
'… Yurdumuzu bir alev sarmıþtır. Bu alevi söndürmek için yaptıðınız baþarılı görevlere þükran borçluyum. Ancak, bu yangının söndürülemediði de bir gerçektir. Sıkıyönetim Komutanları kendi sıkıntılarını ve bu yangını söndürmek, hedefe ulaþmak için ne lazım geldiðini açıklasınlar.
Yetki lazımsa yetki, silah lazımsa silah, para lazımsa para, insan lazımsa insan bulalım. İllaki bu yangını söndürelim. Zira sıkıyönetim devletin son çaresidir…'
Cumhurbaþkanı Korutürk mektup (muhtıra) aldıðı gün ne yaptı?..
Cumhurbaþkanı Korutürk mektubu (muhtıra) aldıðı gün gece yarısına doðru Genelkurmay Baþkanı aradı:
'Paþam þu mektup meselesini görüþecektim. Yılbaþı geçsin sonra vereyim. Birkaç gün sonra yılbaþı kutlanacak. Bir tedirginlik yaratmayalım diyen düþündüm. Sizce bir mahzur var mı?'
'Hayır, efendim yok. Bizim için bugün olmuþ, iki gün sonra olmuþ mesele deðil. Siz nasıl tensip edersiniz öyle olsun.'
'O zaman ben 31 Aralık'ta saat 1700'de Genelkurmay'a geleyim. Diðer Kuvvet Komutanları ve Jandarma Genel Komutanı da gelirlerse birlikte görüþürüz.'
'Emredersiniz. Sizi bekliyoruz.'
Cumhurbaþkanı Korutürk 30 Aralık Pazar sabahı Evren Paþa'yı tekrar aramıþtı.
'Yılbaþının ertesi günü 01 Ocak'ta, siz Komutan arkadaþlarla Köþke gelin daha iyi. Benim Genelkurmay'a gitmem doðru olmayacak.'
'Kaçta gelelim?'
'Saat 16:00 sizin için uygunsa…'
'Uygun efendim.'
Genelkurmay Baþkanı Cumhurbaþkanı'nın davetini kuvvet komutanlarına aktardıðında, Deniz Kuvvetleri Komutanı Bülend Ulusu, ' Cumhurbaþkanı oyalayıp acaba sizi vazgeçirmek mi istiyor,' dedi.
'Sanmam! Vazgeçirmek deðil de acaba ben sizlerle beraber miyim, yoksa yalnız mı hareket ediyorum diye þüphelenmiþ olabilir.'
'Mektuptan alınmıþ olabilir mi?'
'Olmaz! Ben, efendim sizin Cumhurbaþkanı olmanız bizim için þans dedim. Ona karþı bir durum yok ki mektupta.'
29 Ekim, 30 Aðustoslarda yaptıðımız konuþmalar ihtar fakat anlamıyorlar…
Nisan 1980 ayında Genelkurmay Baþkanı ile Kuvvet Komutanları toplanmıþlar ve vermiþ oldukları muhtıra konusunda durum deðerlendirmesi yapmıþlardı.
'Biz mektubu sanki siyasi partilere yazmadık. Bugüne kadar hiçbir harekette bulunmadılar. İkinci bir mektup yazsak…' dedi Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Ersin.
'Yazalım ama bunun da netice vereceðini hiç sanmam,' diye konuþtu Oramiral Bülend Ulusu.
'Biz müdahale yapmak istemiyoruz. Mümkün oldukça uyarıyoruz. Bu iþler düzelsin diye birçok konuþmalar yaptık bayramlarda, 29 Ekim, 30 Aðustos'ta. Bunlar hep birer ihtar fakat anlamıyorlar. Suriye, Irak, Mısır gibi ordunun ikide bir müdahalesi olmasın diyoruz ama…'
Toplantıda ikinci bir mektup yazılması kararlaþtırılır, fakat sonra 'İkinci bir defa yazsak ne olacak' denilerek vazgeçilir

Technische Details

Alfa Basım Yayım Dağıtım Demokrat Parti'den 12 Eylül'e

Allgemein

Seiten 470 Seiten
Größe 13,5 x 19,5 cm