Beschreibung

Baþ kaldıran paþaların, baþarısız sadrazamların kesilen baþlarının yerleþtirildiði İbret Taþı, Osmanlı İmparatorluðunun baþkentinde urkutucu bir simge olarak yer almıþtı. On dokuzuncu yüzyılın baþlarında Yanya Valisi olarak hizmet eden, ancak kendi nufuzunu artırarak padiþaha baþ kaldıran Tepedelenli Ali Paþa, Arnavut halkına bir devlet vermeye niyetliyken, Saray paþanın kafasını İbret Taþında görmek istiyordu. Halkların kimliklerinin silinmesi amacıyla kurulan idari rejim yaþamı ıssızlaþtırdıkça zalimlik tiyatrosu tek gösteri halini alacaktı. Puslu Balkan topraklarında dolaþan dedikodular ve ruyalar, insanların kaderlerini belirlemekte, mülkiyetin paylaþımının özgürlükten çok daha önemli olduðunu fısıldamaktaydı.
Arnavutluktaki Osmanlı geçmiþinin izlerini suren İsmail Kadare, İbret Taþını yazdıðı yetmiþli yıllardaki komunist duzenle de alegorik baðlar kurarak, Kafkayı aratmayan fantastik bir kâbus burokrasisi yaratıyor. Duraklama dönemindeki Osmanlı İmparatorluðunun batıya yöneldiði modernleþme surecinde gerçekten yaþanan olaylar uzerine oturttuðu romanında devletlerin idarecilerine, memurlarına ve halklarına dair hep geçerli zorbaca yaklaþımlarının minyaturunu iþliyor.
Osmanlının derin izler bıraktıðı Arnavutlukun yaþayan en buyuk yazarından önemli bir dönem romanı.