Beschreibung

'Bin kocadan artakalan bîve-yi bakir' sözüyle anar Tevfik Fikret İstanbul'u 'Sis' þiirinde ve daha neler söyler tüm hiddetiyle. Kimileri övmelere doyamaz bu þehirler þehrini anarken. Çok az yazar var, þehirden geçsin ve onun için kalem oynatmasın! Bir de dönüp dolaþıp bir þekilde ve her seferinde bir baþka yerinden þehre sokulanlar var: Enis Batur bunlardan. En uzaktaki fenerinden metruk adalarına, girilmemiþ dehlizlerinden 'çıkmaz' sokaklarına, eski yazmalardan yeni metinlere, þehrin tarihinden þehrin tarihine katkıda bulunan isimlerine, çeþmesinden hamamına, mimarından ressamına... baktıðı yer İstanbul oldukça bakıþ açısını her seferinde çoðaltmaya devam ediyor Batur. Eskil, ardıl baþka metinlerle geniþletilmiþ haliyle Cinlerin İstanbulu, þehri kuþbakıþı veya içeriden, en kuytu köþelerinden kuþatmaya bir adım daha yaklaþıyor. 'Hangi göz, neresinden, ne kadar bakmayı göze alabilirse o kadar kendini aralayabilen, eleveren, görülebilen bir þehir bu. İçinde, karþısında, önünde mi duruyoruz, kavramak olanaksız: Ortasında, yanında, ötesinde miyiz? Pek çok þehirle tanıþtım, bir tek İstanbul'da yön duygumu yitirdiðimi, pusulamın iþlemediðini, yer ve zaman ölçeklerinin biribirine düðüm oldukları bir noktaya kilitlendiðimi farkettim.'