Beschreibung

İnsanın insanı pek az dinler hale geldiði günümüz dünyasında psikoterapi eþsiz bir karþılaþma imkânı sunar. Kimileri o odaya teyit edilmek için gelir; duygu, düþünce ve davranıþlar konusunda uzmanlık kesbetmiþ biri onu onaylayıp boþuna yaþamadıðını söylesin, mutsuzluðun yükünü üzerinden alsın diye bekler. Kimisi derinlerindeki maðaralarına gerçekten inmek ve kendi karanlıðıyla yüzleþmek isterken kimileri de yalnızca hikâyelerini dinleyecek bir kulak arar. Oysa psikoterapi, sahici bir iliþki ve gerçek bir karþılaþmaya yaslanabildiði ölçüde iþe yarar. Sahici bir karþılaþma ise terapistin donanımıyla da ilgilidir. Kendi içine bakmayı bilen, zaaf ve kör noktalarıyla yüzleþebilen; kendisine dayanak kıldıðı kuramın eksikliklerini fark edebilen bir terapist, daha sahici bir buluþma gerçekleþtirebilir. Nitekim Batı modernitesinin bir ürünü olarak karþımıza çıkan psikoterapi kuramları, insanımıza mahsus incelik ve hassasiyetleri gözden kaçırıp yarardan çok zarar getirebiliyor. Terapi, insanı çevreleyen sosyal ve kültürel baðlam anlaþılmazsa insanın da yeterince anlaþılmayacaðını savunan Kemal Sayar'dan psikoterapi kuramlarının arka planlarına, geliþimlerine ve taþıdıkları ideolojik izlere ıþık tutan çok kıymetli bir eleþtiri. Aynı zamanda daha insancıl, daha toplum ve kültür odaklı bir terapinin inþası gayretinde deðerli bir adım.