Beschreibung

Allah'la olduktan sonra ölüm de, ömür de hoþtur...
**
Âþıðın kıblesi Hak'tır. Felsefi aklın kıblesi hayal.
Dünya düþkünlerinin kıblesi para, þekle tapanların taþ yontulardır.
Gönül sahiplerinin kıblesi iyilik ve lütuf, görünüþe tapanlarınki dilberlerin yüzüdür.
**
Ümitsizlik edip, gönlüne eziyet etme.
Geceye bakıp karartma kendini.
Bak ki ne doðacak güneþler vardır.
Dünya imkânlarla, çarelerle, dermanlarla doludur.
Her þeyin bir çaresi vardır. Ölümden gayri.
Bil ki ölümün de çaresi vardır.
O da ölmeden önce ölmektir.
Tüm dünyanın Mevlanaca bir hayata en çok ihtiyaç duyduðu bir zamanda yaþıyor olmamız sebebiyle, insanlık adına onu anlamak ve anlatmak noktasında üzerimize önemli bir görev düþüyor. Lakin daha öncelikli görev, onu ilk olarak kendimizin anlamasıdır. Anlam ile söz arasında münasebet olsa da, anlam sadece sözle sınırlandırılamaz.

Mevlana ve eserleri üzerine o kadar tez hazırlanmıþ olmasına raðmen, onca programla her yanı Mesnevi'den sözlerle süslemiþ olmamıza raðmen, hatta her yılın
aralık ayında Þeb i Arus" törenlerinin gitgide daha büyük kalabalıklarla kutlanıyor olmasına raðmen Mevlana'yı ciddi manada anlayabilmiþ deðiliz.
Aksine, farklı motivasyonlarla Mevlana ve eserleriyle yakından uzaktan alakası olmayan birçok fikrin onun fikriymiþ gibi yansıtılıp yaygınlaþtırılması sonucu ortada muazzam bir haksızlık, muazzam bir bulanıklık var. İþte bunca bulanıklıðın içinde, Mevlana'yı Mevlanaca anlamanın yolu nedir o zaman? Veya baþka bir ifadeyle, Nasıl bir anlama" bizi Mevlana'nın aslıyla tanıþtırır, bizi onun yoluyla hemhâl kılar.
İþte bu kitap Mevlana'yı ilahlaþtıranlara da, onu Allah'tan kopuk modern bir mistik parantezine hapsetmek isteyenlere de Mevlana'yı Mevlanaca anlatan nefes nefes' bir yanıt!